B2 Evi, Çanakkale’nin Büyükhüsun Köyü’nde sakin ve doğa ile iç içe bir yere, Selman ve Süha Bilal isimli iki kardeş tarafından kullanılmak üzere tasarlanmıştır. Han Tümertekin tarafından tasarlanan yazlık ev, 2004 yılında Ağa Han Mimarlık Ödülü’ne layık görülmüştür. Bu açıdan bakıldığında Türk mimarisinin önemli yapılarından biridir.
Ağa Han Mimarlık Ödülü : 1977 yılında verilmeye başlanan Ağa Han Mimarlık Ödülü, İslam kültürünü başarıyla yorumlayan çağdaş tasarım, sosyal konut, toplumsal gelişim, restorasyon, yeniden kullanım ve bölgesel koruma projelerini kapsayan mimarlık ürünlerine, Ağa Han Geliştirme Ağı tarafından üç yılda bir verilen bir ödüldür.
Ağa Han Mimarlık Ödülü : 1977 yılında verilmeye başlanan Ağa Han Mimarlık Ödülü, İslam kültürünü başarıyla yorumlayan çağdaş tasarım, sosyal konut, toplumsal gelişim, restorasyon, yeniden kullanım ve bölgesel koruma projelerini kapsayan mimarlık ürünlerine, Ağa Han Geliştirme Ağı tarafından üç yılda bir verilen bir ödüldür.
450 kişinin geçimini tarım ile sağladığı bir köye konumlanan Han Tümertekin, köy halkının yaşamını, bulunduğu coğrafyanın tarihi geçmişini ve toplumsal gerçeklerini de göz önünde bulundurarak bir tasarım ortaya çıkarmıştır. Proje, eğimli bir araziye kurulmuş bir yazlık ev olmaktan çıkarak, bulunduğu toprakların geçmişini ve kültürünü yansıtan bir mimari manifestoya dönüşmüştür.
Yalın bir kare prizma kütle olarak tasarlanan B2 Evi, modern tasarımı ile çevredeki geleneksel köy evlerinden mimari olarak farklıdır. Ancak, evin yapımında kullanılan malzemeler köyün içerisinden seçilerek ve yerel yapım teknikleri kullanılarak köy mimarisi ile ortak bir dil geliştirilmiştir.
B2 Evi’nin sade tasarımının en önemli nedenlerinden biri de çevresi ile kurduğu ilişkidir. B2 Evi , doğa ile bütünleşmiş bir yazlık evdir. Ev, mimarisi ile kullanıcılarının yalnızca doğayı ve doğa manzarasını izlemesini değil, onların doğanın bir parçası olmasını sağlamıştır. Eğim üzerine kurulan yerel köy evleri gibi evin çevresini duvarlar ile örmeyerek, Han Tümertekin B2 Evi’nin çevresi ile doğrudan ilişki içerisinde olmasını sağlamış ve dış dünya ile etkileşimini güçlü ve geçirgen tutmuştur.
B2 Evi’nin üzerine kurulduğu üçgensel alan, kuzey-güney doğrultusunda 7 metrelik bir eğime sahiptir. Han Tümertekin bu eğimi, yine bölgenin yerel özelliklerinden biri olan teraslama yöntemi ile çözümlemiştir. Arazi, aralarında 1.3 yükseklik farkı bulunan uzun dikdörtgen teraslara bölünerek evin bu teraslar üzerine yerleşmesi sağlanmıştır.
Yapının mimarisindeki sadelik iç düzenlemesinde de görülmektedir. Selman ve Süha Bilal kardeşler, oluşacak herhangi bir bakım masrafından kaçınmak için yapının sade ve pratik olmasını istemişlerdir. Evin iç mimarisi de bu doğrultuda tasarlanmıştır. Zemin katta büyük bir oturma odası bulunmaktadır ve üst katta ise iki tane yatak odası vardır. İki kat arasındaki sirkülasyon yapının dışında bulunan merdiven ile sağlanmaktadır.
Evin iç mimari programının yalın olabilmesi, yarı-açık mekanlar üreterek ve bu mekanlara ev için gerekli hacimleri konumlandırarak mümkün olmuştur. Banyo, çamaşır odası, küçük bir mutfak ve bir depo alanı ana hacmin dışında bir yarı-açık mekan üretilerek çözülmüştür. Bu yarı-açık mekanlar dışarıda tasarlanan bir oturma alanına çıkmaktadır.
Yapının sade tasarımı, strüktürel yapısının da sade olmasını sağlamıştır. Depreme dayanıklı olarak tasarlanan ev yerel teknoloji ve malzemeler ile inşa edilmiştir. Binanın doğu ve batı cepheleri yığma taş bir duvarı çevreleyen iki betonarme yapı elemanından oluşmaktadır. Bu sistem çatı seviyesine kadar devam etmektedir.
B2 Evi, ufka bakarak düşünceye dalma olgusunu açık ve sade tasarımı ile teşvik etmektedir. Yapı hem geniş bir mimari zenginliği içermekte hem de mimarın bireysel mimari arzusunu yansıtmaktadır. İçerisindeki yaşam ve aktiviteler ile birlikte düşünüldüğünden, ev konuklarını ve çevreden geçen insanları davet eden, toplumun önemli bir parçası olan özel bir mekan kimliğine kavuşmaktadır. Boş olduğunda ise hak ettiği saygıyı görmeye devam edebilecektir.
B2 Evi’nin üzerine kurulduğu üçgensel alan, kuzey-güney doğrultusunda 7 metrelik bir eğime sahiptir. Han Tümertekin bu eğimi, yine bölgenin yerel özelliklerinden biri olan teraslama yöntemi ile çözümlemiştir. Arazi, aralarında 1.3 yükseklik farkı bulunan uzun dikdörtgen teraslara bölünerek evin bu teraslar üzerine yerleşmesi sağlanmıştır.
Yapının mimarisindeki sadelik iç düzenlemesinde de görülmektedir. Selman ve Süha Bilal kardeşler, oluşacak herhangi bir bakım masrafından kaçınmak için yapının sade ve pratik olmasını istemişlerdir. Evin iç mimarisi de bu doğrultuda tasarlanmıştır. Zemin katta büyük bir oturma odası bulunmaktadır ve üst katta ise iki tane yatak odası vardır. İki kat arasındaki sirkülasyon yapının dışında bulunan merdiven ile sağlanmaktadır.
Evin iç mimari programının yalın olabilmesi, yarı-açık mekanlar üreterek ve bu mekanlara ev için gerekli hacimleri konumlandırarak mümkün olmuştur. Banyo, çamaşır odası, küçük bir mutfak ve bir depo alanı ana hacmin dışında bir yarı-açık mekan üretilerek çözülmüştür. Bu yarı-açık mekanlar dışarıda tasarlanan bir oturma alanına çıkmaktadır.
Yapının sade tasarımı, strüktürel yapısının da sade olmasını sağlamıştır. Depreme dayanıklı olarak tasarlanan ev yerel teknoloji ve malzemeler ile inşa edilmiştir. Binanın doğu ve batı cepheleri yığma taş bir duvarı çevreleyen iki betonarme yapı elemanından oluşmaktadır. Bu sistem çatı seviyesine kadar devam etmektedir.
B2 Evi, ufka bakarak düşünceye dalma olgusunu açık ve sade tasarımı ile teşvik etmektedir. Yapı hem geniş bir mimari zenginliği içermekte hem de mimarın bireysel mimari arzusunu yansıtmaktadır. İçerisindeki yaşam ve aktiviteler ile birlikte düşünüldüğünden, ev konuklarını ve çevreden geçen insanları davet eden, toplumun önemli bir parçası olan özel bir mekan kimliğine kavuşmaktadır. Boş olduğunda ise hak ettiği saygıyı görmeye devam edebilecektir.
Yorumlar
Yorum Gönder